İstanbul
DOLAR26.6901
EURO29.0946
ALTIN1668.6

İhsan Ünlü yazdı: Bugün günlerden Âşûra...

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
İhsan Ünlü yazdı: Bugün günlerden Âşûra...
Abone ol
Diyanet İşleri Başkanlığı, Başkan Müşaviri İhsan Ünlü, Kerbelâ faciasını anan Müslümanların yâsa büründüğü bu günleri anlatan bir makale kaleme aldı.

BUGÜN GÜNLERDEN ÂŞÛRA...

Hz. Peygamberin “Şehrullah” yani “Allah’ın ayı” olarak nitelendirdiği mübarek Muharrem ayını idrak ediyoruz.

Bu ayda oruçlar tutuldu, yâs-ı matemler çekildi. Şimdi sıra kurban kesmeye ve aşureleri pişirip dağıtmaya geldi.

Bu günlerde özellikle Alevî vatandaşlarımızdan hali vakti yerinde olanlar kurban kesmeye özen gösteriyor.

Yine Alevî inanışa göre, 12 yıl boyunca üst üste orucu tam tutanlar (12 imamlar) şükrân nişânesi olarak kurban kesiyorlar.

Bu günlerde kurban kesmenin bir hikmetinin de Kerbelâ mezaliminde Ehl-i Beyt neslinden sağ olarak kurtulan İmam Zeynelabidin’in durumuna şükür nişânesi olduğu kabul edilir.

Bir taraftan Hz. Nuh’un bir hatırası olarak aşure pişirilirken, öbür taraftan bir şükrân vesilesi olarak pişiriliyor; konuk-komşuya dağıtılıyor.

Hangi niyetle olursa olsun, temelinde paylaşma ve dayanışmayı esas alan bu âdetin Anadolu insanına has önemli bir gelenek olduğunu görüyoruz.

Veren elin alan elden üstün’ olduğundan hareketle her daim vermeyi şiar edinmiş insanımızın bu âlicenaplığı artık bir gelenek haline gelmiştir.

Varlık-yokluk aramadan elindekini komşusuyla paylaşmasını bilen bu insanları yüzyıllardır ayakta tutan da bu örnek davranış olsa gerektir.

Farklı kültür ve inanışlara sahip olan kadim Anadolu insanın, aşuredeki gibi bir mozaik olmasının sırrı da burada yatmaktadır.

Bu coğrafyada vermek her zaman evlâdır; vermeyene verilir; gelmeyene gidilir; sofra herkese açık tutulur.

Cenab-ı Hakk’ın âlemşümul rahmetinden mülhem, 72 millete aynı gözle bakılır; paylaşım yapılırken ayrım gözetilmez.

Dışarıdan gelen Tanrı misafiridir; ona emanet gözüyle bakılır, her ihtiyacı karşılanır.

Yüzyıllardır bizi ayakta tutan tam da aşurenin ruhuna uygun “biz” bilincidir ki burada artık “sen”, “ben”, “o” mefhumları aradan kalkar.

Her birimiz Allah’ın bahşettiği harika varlıklar olarak o büyük aile harmonisine katılır ve o muazzam koronun birer neferi oluruz.

Nazım Hikmetin dediği gibi, bir ağaç gibi tek ve hür iken, bir orman gibi kardeşçesine yaşamasını biliriz.

Yalnız aşure ile âşûrayı birbirine karıştırmamak gerekir.

Âşûra, Arapçada ‘aşer’ kökünden olup ‘onuncu’ anlamına gelir ki, Muharremin 10’u kastedilir.

Aşure ise, Nuh peygamberden geldiğine inanılan çorbanın adıdır.

İslâm öncesinden itibaren oruç ve kutlamalarla geçirilen bu gün, Kerbela vak’asından sonra matem havasına bürünmüştür.

O gün bugün, özellikle İslâm coğrafyasında “her gün âşûra, her yer Kerbelâ” dedirtecek cinsten hâdiseler yaşanmış ve yaşanmaktadır.

Zillet içinde yaşamaktansa izzetli bir ölümü tercih eden Hz. Hüseyin’den bize kalan, her ne sebeple olursa olsun, haksızlık karşısında eğilip bükülmeden Hakk'a teslim olmaktır.

Yazımızı şair Cemal Safi’nin mısralarıyla bitirelim:

Bin kere lanet olsun Yezit denen deliye/ Muhabbetle bağlıyız Muhammed’e Ali’ye.

Geçin o sınıfları, geçin kardeşim geçin/ Barışta buluşalım mutlu Türkiye için.

Düşman sevindirmenin ne âlemi var şimdi/ Milletçe kenetlenip sarılmamız kâr şimdi.

İhsan ÜNLÜ

Diyanet İşleri Başkanlığı

Başkan Müşaviri


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Otomobil takla attıÖnceki Haber

Otomobil takla attı

Trabzonspor: 1 - Hatayspor: 0Sonraki Haber

Trabzonspor: 1 - Hatayspor: 0

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar